2016/04/29

Anlaşma Kitap Yorumum


Anlaşma - Elle Kennedy
Puanım 5/4
Okulun kötü çocuğuyla anlaşmak üzereydi ve işler fena halde karışacaktı...

Hannah Wells onu baştan çıkaracak birini sonunda bulmuştu. Hayatındaki diğer her şey konusunda son derece kendisine güvenmesine rağmen, konu seks ve arzulara geldiğinde boş çuvaldan farkı yoktu. 

Hoşlandığı adamın dikkatini çekmek için sinir bozucu, çocuksu ve kendini beğenmiş hokey takımı kaptanına özel ders verip onunla çıkıyormuş gibi davranmak zorunda kalsa da, bunu yapmaya kararlıydı.

Garrett Graham'ın tek istediği mezun olduktan sonra profesyonel hokey oyuncusu olmaktı, ancak düşen ortalaması, uğruna çalıştığı her şeyi tehdit ediyordu. Eğer alaycı bir esmer güzelinin başka bir adamı kıskandırmasına yardım etmek takımdaki pozisyonunu garanti altına alacaksa buna katlanırdı. Fakat beklenmedik bir öpücük her ikisini de daha önce yaşamadıkları bir arzu yolculuğuna sürüklediğinde, Garrett numara yapmanın hiçbir işe yaramayacağını anlamıştı. Şimdi sadece Hannah'yı aradığı adamın kendisine çok benzediğine ikna etmeliydi.

"Elle, yeni yetişkin türünün duygularını, romantikliğini ve dizginlenmemiş seksiliğini ustaca yakalıyor! Garrett için çıldıracaksınız!
-Alice Clayton, New York Times çoksatan romanı Duvarların Dili Olsa'nın yazarı-

"Elle Kennedy daha ilk cümleyle insanı yakalıyor! Hem ateşli hem de kalbinizi burkan cinsten bir roman olan Anlaşma kesinlikle harika!
-Katy Evans, New York Times çoksatan yazarı-

"Okuduğum en iyi üniversite temalı aşk kitabıydı… Güldüm, kendimden geçtim, kitabı elimden bıramadım. Şiddetle öneriyorum!" 
-Aestas Book Blog-

Son zamanlarda ağırlık verdiğim fantastik kitaplardan sonra bir değişiklik olsun diye başladığım bir kitap oldu. Aslında genel yorumları çok iyi olduğu için birazda beklentim yüksekti ancak yüksek beklenti gerektirecek bir kitap olmadı benim için. Romantik komedi tarzında, ateşli sahneleri türlerine nazaran biraz daha fazla olan fakat kurgu genelinde göze batmayan, eğlenceli diyaloglarla dolu güzel bir kitap olmuş.

Yazarın diyalog kurgusunu ve hikaye akışını çok sevdim. Hiç sıkılmadan, rahatça, deyimi yerinde ise su gibi okudum. Ancak çeviride bazı hatalar vardı ki bunların kalıp hatası olduğunu düşünürsek gözüme çok battı. Mesela ''Güven bana'' tarzı bir şey söylemesi gerekirken ''Söz veriyorum'' diyor gibi.. Ee bu da ''Nasıl yani'' gibi kafa karışıklığına neden oluyor. Genelde Yabancı Yayınlarında bu tarz hatalı basımlar olmadığından benim için dahada hayal kırıklığı oldu. Ama çok fazla olmadığından idare ederdi.

Garrett ve Hannah üniversite kampüsünde Garrett'in düşük, Hannah'ın ise en yüksek notu aldığı dersin sonunda resmen tanışıyorlar. Çünkü her ne kadar Garrett, Hannah'ı tanımasa da, tüm okul Buz Pateni takımının efsanevi kaptanı Garrett'ı tanıyor. 

Hannah, müzik öğrencisi, sanatçı ruhlu arkadaşları ile takılan, popüler değilde daha cool bir gruba mensup ve o yıl okullarına nakille gelen futbolcu Justin'e abayı yakmış durumda.. Okul genelinde sporcu çocukların mankafa olduğu yönünde bir inanış olsa ve Hannah'ta bunu benimsemiş olsa da, Justin'in ayrı olduğunu düşünüyor.

Garrett ise kendisinin bir seks tanrısı olduğunu düşünen, egosu tavan yapmış olan ukala çocuk.. Ancak inanışın aksine bir mankafa değil hatta bayağı zeki.. Ancak kız arkadaş problemine ayıracak vakti olmasa da aptal olan kızlarla takılmayı seviyor. Diğer arkadaşları gibi.. Maçlara çıkmaya devam edebilmesi için notunu yükseltmek zorunda ve Hannah'ın onu sürekli reddetmesi hiç umurunda değil.


Ortak paydada anlaştıktan sonra ders çalışmak için bir araya gelen iki zıt karakterin, birbirleri ile arkadaş olması, güvenmeye başlaması, dostlukları ve aşka kadar olan serüvenleri, eğlenceli diyaloglarla anlatılmış. Ben hikayeyi ve karakterleri sevdim. Klasik maddi farklar, kötü ebeveyn ve geçmişinde ki kötü sırlar tabii ki mevcuttu. Okurken tahmin edilebiliyor zira bir gizem romanı olmadığı için yazarda süründürmemiş. Acaba buna ne olmuştu diye düşünmüyorsunuz.

Bu kitap 4 kitaplık bir serinin ilk kitabı. İkinci kitabı Hata'da yakın zamanda çevrilecek diye bilgi geçmiş yayınevi. Ee onuda okurum.

Alıntılar
"Yani salakların seksi alırken ben gevezeliğini mi dinlemek zorundayım?" Başını salladı. "Bu anlaşmadan kârlı çıkmıyormuş gibi hissediyorum."
Kaşlarımı oynattım. "Ah, sen de mi seks istiyorsun Wellsy? Sana vermekten zevk duyarım."

O: İtiraf: Bütün 1 Direction şarkılarını sen tuvaletteyken iPod’undan sildim. Rica ederim.
Ben: NE?? Seni öpeceğim!
O: Dil de dahil olacak mı?
Ben: Öldüreceğim! Seni öldüreceğim. Kahrolası otomatik düzeltme.
O: Tabiiii. Hadi suçu otomatik düzeltmeye atalım.
Ben: Kapa çeneni.
O: Sanırım biri beni öpmek istiyor...

Kendimi nefesimi tutarken buldum, çünkü önemli bir şey olmak üzere olduğunu biliyordum. Hannah ya güvenini benim ellerime bırakacak ya da kendini sıkıca kilitleyecekti. Bu da maçta kemikleri sarsan kalça hareketlerinin verdiği hisse
eşitti, çünkü kahretsin, bana güvenmesini istiyordum.

"Ama eskiden terapistim ne söylerdi, biliyor musun? Kötü bir anıyı unutmanın en iyi yolu güzel bir tanesiyle değişmektir."

"Bebeğim, senin boyanın kurumasını izleyişini bile izleyebilirim ve yine de canım sıkılmaz."

Sanki biri kalbimi on yıldır kör bir jiletle çiziyormuş gibi hissettiğinden olmasın? Sonra jileti alıp, boğazımdan içeri sokup gırtlağımı yararak iç kısımları parçalara ayırmışlardı. Sonra üstüne üstlük kalbimi sökmüşler ve tüm hokey takımı sopalarıyla ezebilsin diye buza atmışlardı.












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Online Okuyucular;