2016/05/15

Fahişe Kitap Yorumum



Fahişe - Laura Lippman 
Puanım 5/5

Heloise Lewis, oğlunun hiçbir okul etkinliğini kaçırmayan, kimsenin pek hatırlamadığı bir işi olan, sade görünümlü bir anne ve mahallenin en genç dulu. Fakat aynı bölgenin gizli otel odalarında o hayallerinizin kadını tabii ona saatlik ücretini ödediğiniz sürece.

Şimdi, tam on yıl sonra, dört bir yanı kuşatılmış durumda. Onu şaşırtmacalı sorularıyla boğan eski ihmalkar muhasebecisi, imalarıyla onu diplere çeken tehlikeli bir adam ve güvenini bir bir sarsan çalışanları. 


Yakın civarda bir kenar mahalle patroniçesi arabasında ölü bulunduğunda gerçek tehlike başlamıştı. Bu bir intihar mıydı yoksa cinayet mi? Doğru düzgün eğitim almamış, gerçek anlamda ailesi ve arkadaşı olmayan Heloise, hayatını yeniden kurmak zorunda bir kez daha. Ortadan kaybolmak işin kolay kısmı. Asıl mesele, yeni bir hayata başlayacak kadar uzun yaşamak.

Yazarın anlatımını çok beğendim. Geçmiş ve bugün arasında gidip gelen ve bunu doğru zamanlama ile başaran, bir yandan suç ve gizem unsurları barındıran diğer yandan ise, sıradan yaşamı konu alan muhteşem bir hikaye olmuş.

Doğduğunda ona verilen isim Helen olan ancak sonra kendi seçimi ile Heloise ismini alan bir kadının, hayatında ki erkekler nedeni ile fahişelik yapmaya başlaması, bir çocuk sahibi olacağını anlayınca hayatını yoluna koymak adına köklü kararlar vermesi ve sonra kendi seçimi ile fahişeliğe devam edip ikili bir hayat yaşamaya başlaması anlatılıyor. Gerçi Helen bunun kendi seçimi olmuyor.

Pasif bir anne ile agresif bir babaya sahip olan Helen, 16 yaşında iken okul notları çok iyi olmasına rağmen (hatta iyi olduğu için) babası tarafından çalışması içi baskı görüyor. Hem okul hem iş arasında gidip gelirken aşık olduğu Billy ile kaçmaya karar verince kendini bir kulüpte dansçı olarak buluyor. Uyuşturucu bağımlısı erkek arkadaşından kurtulmak için şeytanla (Val) anlama yapıyor ve kendini asla ödeyemeyeceği bir borcun altına sokarak fahişelik yapmaya başlıyor. 

Hamile kalıncada Val'den kurtulup kendi eskort ajansını kuruyor. Ancak oğlu 12 yaşına geldiğinde geçmişinde ki kızların öldürülmeye başlaması ile işi bırakma zamanı geldiğini anlıyor. Tek sorun bunu yaparken hayatta kalmayı başarması.. Öyle aksiyon gerilim tadında değilde salt olanların anlatıldığı bir kurgu olduğu için çok beğendim. Helen asla başından geçenleri dramatize etmiyor. Gerçi sürekli birilerini suçluyor ama hangimiz yapmayız ki.. En sonunda ise en .ok suçladığı annesinin yaptığı aynı hataları yapmış olduğunu keşfediyor.

İsmine rağmen içinde cinsel sahneler barındırmayan, zihni yormayan ve hayatı farklı yaşayan insanların bakış açısını yansıtmaya çalışan güzel bir hikaye okumak isteyen herkese tavsiyemdir.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Online Okuyucular;