2016/06/17

Ada Kitap Yorumum



Ada - Lynen Matson
Puanım 5/5

VAR OLMAYAN BİR ADADAN NASIL KURTULURSUN?

"Tamam, İşte durum şu. Buraya ergenlik yıllarındayken, on üç on dokuz yaş arası bir yerde geliyorsun. Bir yılın var. Ya bir kapı yakalarsın ya da..." Durdu, safir gözleri alevler içindeydi, kendisi tutuşacak zannettim. "Ya da?" diye bastırdım. "Ölürsün." Gizemli Nil Adası'nda kurallar belliydi. Bir yılınız vardı. Kaçmak ya da hayatta kalmak için tam 365 gün.

On yedi yaşındaki Charley kuralları bilmiyordu. Hatta nerede olduğundan bile haberi yoktu. Hatırladığı son şey sıcak hava ve kendinden geçtiğiydi. Uyandığındaysa kayalık bir arazide çırılçıplaktı. Kaybolmuş ve yalnız hisseden Charley, adada uzun süre hiçbir insana rastlamamıştı, ta ki gençlerin lideri Thad ile karşılaşana kadar. Artık, adadan kaçmanın ne kadar zor olduğunu öğrenmişti… ve tabii bir de âşık olmanın. Thad'in zamanı doluyordu ve Charley, geleceklerini kurtarabilmek için önce Thad'i kurtarması gerektiğini fark etmişti. Ancak tehlikelerle dolu bu adada en büyük tehdit zamandı!

"Ada'yı bitirdiğimde tırnaklarım yenmiş, sinirlerim gerilmişti ve kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Nefesinizi kesecek kadar heyecan verici."
-Kasie West, Dönüm Noktası romanının yazarı-

"Elinizden bırakamayacağınız, sayfaları ardı ardına çevireceğiniz bir hikâye!"
-Mary E. Pearson, Hayata Uyanmak romanının yazarı-

"Gerilim dolu, güçlü bir çıkış romanı. Ada'nın sinematografik anlatımı ve tehlikelerle dolu doğası, Lost dizisi hayranlarına yepyeni bir bölüm gibi gelecek."
-Publishers Weekly-


Distopya tarzı kitaplara bayılsam da bu kitabın yorumunu okuduğum bir blogda, çokta okumaya değmeyeceğini okuyunca okumak istememiştim. Ancak ikinci kitabın çıkışıyla okuduğum beğenilerden sonra bir bakalım dedim ve bayıldım. Öncelikle hikaye her ne kadar labirenti andırıyor dense de, ben okumadım ama filminden bildiğim kadarıyla benzetemedim.

Ama zaten distopyaların hepsi bir yerde benzeşiyor mecburen. Kurgusunu, yazım dilini, karakterleri ve diyalogları çok sevdim. İlk 40 sayfada biraz tereddütteydim ama sonrası su gibi akıp gitti. Hemen ikincisini okumak istiyorum. Kitabın sonu burda da bitmez ki diyecektim ki yazar toparlamış. 

Kitabın konusuna gelecek olursak, bir şekilde kendilerini adada bulan 13-19 yaş arası gençlerin kurtulma çabalarını anlatıyor. Bu arada adada oluşturulan yaşam şirinler köyüne benziyor. Herkes çalışıyor ve ortak yiyor. Gargamel adanın kendisi.. Adadan kurtulmaları insanların iyi ve yada kötülüklerine göre değişmediği için çok mistik bir bağlantı olmayacağını düşünüyorum. Ama sonra 365 gün sınırı geliyor.

Thad, tam rüyalarda ki erkek olabilirmiş gerçekten ama son anda yaptığı beni çok kızdırdı. Bir diğer kafama takılan da adadan kurtulanların bağlı olduğu bir birlik olmaması.. İnsanların çıplak ortaya çıkmalarının haber olmaması da manidar. Yani bütün boşluklarına rağmen hikayeyi çok sevdim. Umarım ikinci kitapta sırlar biraz daha çözülür. Bir ara acaba orada ki insanlar komada da gerçekten ölen adada da ölüyor mu diye teoriler bile türettim. 

Alıntılar
Nil Adası, tıpkı sabahtan akşama kadar süren bir yolculuk sonrası, halinizden memnun ve hayattan başınız dönmüş halde konaklayacağınız yere giriş yaptıktan sonra gözünüze çarpan kız gibiydi. 
Fakat onu yakından tanımanızla, gerçeklik bağırsaklarınızı deşiyordu. Gerçek şuydu ki, zalimdi bu ada. Kalpsizdi. Siz arkanızı dönünce en yakın arkadaşınızla yatan türden bir kızdı. 

''Nil'e geliriz, bazılarımız gider Nil'den ve bazı benim gibiler kalır. Saat tükenir, zamanımız biter ve Nil ipi çeker.''

Masallar prenses kostümü giymiş küçük kızlar içindi, umut etmeye cesaret bulamayan on yedi yaşındaki delikanlılar için değil. Ayrıca, Ada iyilik perisi değildi, orası su götürmez bir gerçekti. Yine de ümitlendim, çünkü mecburdum.
















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Online Okuyucular;