2016/06/09

Badem Ağacı Kitap Yorumu



Badem Ağacı - Michelle Cohen Corasanti
Puanım 5/5

Bir nefeslik umut, masum bir çığlık ve acılara rağmen uçurumun kenarına sıkıca tutunan küçücük eller…

Ahmed Hamit, keskin zekâsıyla etrafındaki herkesi kendine hayran bırakan sekiz yaşında bir çocuktur. Fakat Filistin'in işgal altındaki topraklarında yaşayan ailesini ve sevdiklerini kurtarmak için elinden hiçbir şey gelmez. 


Üstelik her şeylerini kaybetme korkusuyla geçip giden günler umutlarını biraz daha söndürmektedir. Ve Ahmed on ikinci yaşına bastığında kâbuslar gerçeğe dönüşür. Babası tutuklanır, evleri yerle bir edilir ve kardeşleri çatışmaların körüklediği nefrete yenik düşer. 

Fakir ve yok olmaya mahkûm ailesini kurtarmak için Ahmed'in yapabileceği tek şey ise zekâsını kullandığı ilham verici bir hayat yolculuğuna çıkmaktır. Bu yolda, şiddetin ve kaybın o acımasız hissi hüküm sürecek, küçücük bir umut ışığı bile çöldeki bir su damlası kadar değerli olacaktır… 

Badem Ağacı dünyanın önyargılarla tanıdığı, akıl almaz acılarla yaşayan Filistin halkının cesaret ve inanç dolu öyküsünü tüm gerçekliğiyle haykırıyor. 

"İlk sayfasıyla sizi yakalayan ve kimseyi suçlamadan yüreğinizi Filistinliler için çarptıran bir hikâye. Politik çekişmeler barış getirmiyor, mucizeyi bir roman yaratıyor."  -Huffington Post-

"Nefessiz kaldım. Gözyaşlarımı tutamayacak kadar etkilendim." 
-Esotericphoenix.wordpress.com-

"Herkesin okuması gereken bir hikâye. Sizi en başından etkisi altına alacak." 
-Wanda's Reviews-

"Harikulade ve etkili… İnsan olmanın gerçekten ne olduğuna dair gerçekçi ve bütünlüklü bir kurgu. Eğer İsrail ve Filistin arasında bir barış olacaksa bu ancak böyle romanlar sayesinde gerçekleşecek… Bu kitap, okuyanlarının kalbinde ve ruhunda uzun süre yankılanacak… Bazı kitaplar insanları derinlemesine etkiler, işte Badem Ağacı da onlardan biri."    -Les Edgerton-

"Yeryüzündeki tüm insanların kalbine dokunabilecek bir kitap." 
-The Author's Blog-

"İnandırıcılığı çok yüksek bir roman. Karakterler çok iyi işlenmiş ve her şey bir film gibi gözlerimin önünde canlanıyor… Fedakârlık, mücadele, acı, işkence ve zorlukların çok dokunaklı bir hikâyesi." -Metro Reader- 

Badem Ağacı ilk sayfasından size içine çekiyor ve bir daha da bırakmıyor. Bu, hayal bile edilemeyecek bir trajedinin ortasındaki azim ve umudun çok güzel anlatılmış heyecanlı bir hikâyesi."   -Honey Lemon Tea Blog-

"Uzun zamandır hiçbir kitap beni Badem Ağacı kadar etkilemedi ve gözyaşlarımı akıtmadı."     -E-book Review-


Ortadoğu'da yıllardır süregelen savaşı, Filistin halkının uğradığı soykırımı  ve tüm dünyanın buna sessiz kalmasını anlatan inanılmaz etkilendiğim, elimden bırakamadığım bir hikaye.. Daha önce 'Uçurtma Avcısı'nda afganlar 
üzerinden okuduğuma benzer bir kitap. İlk defa Filistin, İsrail ilişkisini ezilen tarafın gözünden okudum. Yazar kimseyi kırmamaya dikkat etmiş ve karakterimiz her şeye rağmen hümanist olmasına ve kimseyi suçlamamasına rağmen, tüm gerçekleri gözler önüne sermiş.

Süslüi, abartılı kelimeler, dramatize edilen acılar yok. Çıplak gerçeğin buna ihtiyacı da yok zaten. En acısı da hala milyonlarca insanın bu şartlar altında yaşaması ve hala dünyanın sessizliği.. Kimbilir belki de yazarın dediği gibi barışı bu tarz romanlar, insanların her şeye rağmen iyiliğe inanması getirecektir. Günümüzde her ne kadar imkansız görünse de..

Kitap daha ikinci sayfasında çok büyük bir acı ile sizi kendine bağlıyor. Anlatılan bölge Gazze değil. Gazze'ye sonlarda yer verilmiş ve okuduğumuz kısım şartları görece daha iyi olan insanlar.. Nazi soykırımına da arada göndermeler yapmış ve kendisi böyle büyük bir soykırıma maruz kalan bir halkın aynısını hatta daha beterini başka bir halka yapmasını sorgulamış.

Ahmed karakteri sıradan bir Filistinli.. Ancak matematik dehası sayesinde daha şanslı! (okuduklarınızdan sonra hala şanslı olduğunu düşünür müsünüz bilemem) Kitapta arada mutluluk olsa da o kadar büyük acıların arasına serpiştirilmiş ki.. Hala umuda tutnabilmelerine şaşırdım. Ve son darbe Gazze'de artık umutta tükenmiş zaten. Eğitim, sağlık, çalışma imkanları elinden alınan bir halkın, terörist olmaktan başka çaresi var mıdır? 

Bir diğer hayalkırıklığı da tabii ki islam coğrafyası.. Arap halkının beklediği, hiç gelmeyen ve gelmeyecek olan destek.. Gerçeklerin farkında olmak farklı bir şey, yüzünüze çarpılması çok farklı.. 

Alıntılar

“Nefretinin neden kaynaklandığını bul ve onu anlamaya çalış.”

“Senin halkının bu topraklar üzerinde meşru bir talebi var.” “Beni aptal sanma.”  “Başka seçenek yoktu. Soykırım, Yahudilerin artık başka ulusların arasında azınlık olarak yaşayamayacağını kanıtladı. Kendimize ait bir anayurda gereksinimimiz vardı.”

“Tanrı yoktur.”  “Bu noktaya ulaşabilmemin ne kadar zor olduğunu asla bilemezsin.”

“Yahudiler bizim düşmanımız değil,” “Yahudi devletinin kurulması fikrinden önce Yahudiler ile Araplar barış içinde yaşıyordu. Bu kız seni mutlu edecek mi? Seni seviyor mu? Sen onu seviyor musun? Aynı değerleri paylaşıyor, hayata aynı şekilde mi bakıyorsunuz?”

“Bunu Filistin davasının ilerlemesi için yapıyorum. Bunu direnişimizin güçlenmesi için yapıyorum. Bir hapis hayatı yaşamaktansa umutla ölmeyi yeğlerim. Yeryüzündeki cehennemde kısılıp kalmaktansa haklı bir dava için ölmeyi yeğlerim. Tek çıkış yolum bu. Savaşmadan özgürlük olmaz. İsrailliler anlamalı: Bizi hapsederlerse, bedelini öderler. Sadece nasıl öleceğimi kontrol edebiliyorum. İsrail’in halkıma karşı işlediği suçlar sayısız. Bize sadece zulmetmekle kalmıyorlar, dünyayı kurban olduklarına inandırıyorlar. İsrail dünyanın en güçlü ordularından birine sahip, bizim birkaç uyduruk roketimiz var ama dünyayı bizden korunmaları gerektiğine inandırıyorlar. Dünya sadece onların yalanlarına kanmakla kalmıyor, onları destekliyor da. Aklımı kullanmamı yasakladılar, ben de bedenimi kullanıyorum, bana kalan son silahımı.”
















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Online Okuyucular;